Avrupa’nın en yeşil ülkelerinden biri Slovenya ise, Avrupa’nın en yeşil başkenti de kesinlikle Ljubljana, biz buna kefiliz. Yürüyerek şehrin her köşesini keşfedebileceğiniz, elinizi sallasanız Erasmus öğrencilerine denk geleceğiniz, pek çok parka ve yemyeşil alanlara sahip olan Ljubljana’da yapacak çok şey var. Özellikle hafta sonu sokaklarda lokal ve turistlerin bir arada…
Merve Aygün Engin
İşte geldik en unutulmaz anların yaşandığı doğa olayı kuzey ışıklarına. Peki İzlanda seyahatimiz boyunca dilimize pelesenk olmuş kuzey ışıkları nedir? Kuzey ışıkları için en genel tanımlama şöyle; özellikle kutup bölgelerinde gökyüzünde görülen, dünyanın manyetik alanı ile güneşten gelen yüklü parçacıkların etkileşimi sonucu ortaya çıkan doğal ışımalardır. Bizim içinse gökyüzünde oluşan…
İzlanda’ya kadar gelmişken sadece başkent Reykjavik’i gezip dönmek tabii ki olmaz. Kaldı ki bahsettiğimiz gibi Reykjavik çok küçük bir şehir ve bir günde gezip bitiyor. Dolayısıyla şehrin dışına çıkmak ve İzlanda’nın muhteşem doğasıyla tanışmak gerek. Golden Circle turu İzlanda’nın en turistik ve ilgi çeken turlarının başında geliyor. Bu tur sayesinde…
İzlanda’nın renkli başkenti Reykjavik, Blue Lagoon ve Golden Circle keşiflerinden sonra sırada ülkenin güneyi var. Yine Reykjavik Excursions firmasıyla çıktığımız Güney İzlanda turundan öyle çok etkilendik ki o gün hiç bitmesin, akşam hiç olmasın istedik. Sabah saat 09.00’da başlayan tur yaklaşık 10 saat sürüyor ve siz bu süre boyunca sadece…
Elflerin varlığına inanan, bizim alışık olmadığımız yiyecekler ve alışkanlıklarla yaşamlarını sürdüren bir halk ve Grönland’a komşu olan bir ülke… Böyle söyleyince, uzak diyarlarda geçen bir masalı bir varmış bir yokmuş diye anlatmaya başlayan masalcı teyze gibi olduk, bunu kabul ediyoruz. Ama bahsettiğimiz ülke gerçekten de masallardaki gibi çok güzel. Neresi…
Mevsim ilkbaharsa ve Mayıs ayı içinizi ısıtmaya başladıysa, bizce yapılacak en güzel aktivite tabii ki de yollara düşüp, doğanın sunduğu güzelliklerin peşinden gitmek. Akasya kokuları, çiçek açan ağaçlar ve güneşin yakmayan sıcaklığı insanda yorgunluk bırakmıyor, insanın sürekli halay çekesi geliyor… Doğadan enerji almak ve bu enerjiyi mutluluğa dönüştürmek için öyle…
Doğanın canlandığı mevsim olan ilkbaharda, kış mevsiminin kasvetini üzerimizden atmak için kendimizi yeşilin kollarına attık. Bunun içinse tercihimiz hem komşumuz hem de can dostumuz olan Makedonya oldu. Makedonya deyince aklımıza ilk olarak Ohrid geliyor ve kendisi kesinlikle bizim favori şehrimiz. Fakat Makedonya’da Ohrid’den sonra bizim kalbimizi çalan başka bir yer…
Güneşin içimizi ve gönlümüzü ısıttığı dönemlerde bünyemizi bitmek bilmeyen bir enerji sarıyor, öyle değil mi? Peki, bu enerjiyi evde yatarak değil de yeni maceralara yelken açarak harcamak istemez miydiniz? Bizce istersiniz, sizi tanıyoruz. Yollarda, farklılıkların içinde yürüyerek yeni yerler keşfetmek, mola verince lokal lezzetler tatmak varolan enerjiyi kat kat arttırıyor.…
İlkbaharda doğanın uyanışı kadar insanı hayata bağlayan çok az şey var, sizce de öyle değil mi? Yeşilin tonları, kiraz çiçeklerinin ve papatyaların uyumu, kuşların cıvıltısı ve mis gibi çiçek kokuları eşliğinde güne başlamak, çocukluğumuzda sobada kızartılan ekmek kokusu gibi bizi çok mutlu ediyor. Nisan ve Mayıs aylarında içimiz kıpır kıpır,…
Hem öğrenci şehri, hem de doğayı tahrip etmeden de bir yaşam sürdürülebileceğini kanıtlayan Avusturya’nın en büyük üçüncü şehri Salzburg’dan bildiriyoruz: ilkbaharda burada olmak çok keyifli! Şehrin her yerinde bisikletleriyle gezen, nehir kenarında piknik yapan, arkadaşlarıyla sohbet eden ya da kitap okuyan insanları görünce biraz kıskançlık krizine girdik, ama olsun, şehir…
Okula başladığımız ilk günden itibaren çevremizdeki yaşıtlarımızla yeni bilgiler edinip, dünyaya karşı gözlerimizi kocaman açarız. Öğretmenlerimiz bizim için bir lider, bir yol gösterici olur. Hayal gücümüz de her yeni bilgi ile filizlenir, gelişir ve bizi bulutlarla arkadaş eder. Ergenlik dönemimizin altın çağı olan lisede bile hayal gücümüz devam etse de…
Kış mevsiminde yolunuz Kars ve Ani’ye düştüyse, dillere destan Çıldır Gölü de mutlaka bu rotaya dahil edilmeli, donmuş göl üzerinde halay çekilmelidir. Çıldır Gölü, Ardahan ve Kars il sınırları içerisinde yer alan Doğu Anadolu’nun Van’dan sonra en büyük ikinci gölü olma özelliğine sahip. Donmuş gölün üzerinde sossuzluğa açılan bir kapıdan…