İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

Tanzanya’nın Turkuaz Cenneti: Zanzibar Gezi Rehberi

Afrika kıtasında, Hint Okyanusu’nun turkuaz sularında kulaç attığınızı düşünün. Türkiye’den kilometrelerce uzakta, bazen hiçliğin ve yalnızlığın ortasında, bazen de şen kahkalar eşliğinde oyunlar oynayan çocukların arasında geçen bir yaz günü…

Kenya’nın başkenti Nairobi ile başlayan on günlük Afrika maceramız, Tanzanya’nın en ünlü ve güzel adasına, Zanzibar’a da uğramadan bitmedi. Maasai Mara’daki safarimiz sonrası kendimizi Hint Okyanusu’nun berrak sularına atıp, adanın merkezindeki Stone Town’da yerli halkla kaynaştık. Kah şaşırdık, kah bize garip gelen kültürleri önyargısız kabullendik ama biz Afrika’yı çok ama çok sevdik!

Yazımıza başlamadan önce Tanzanya ve Zanzibar hakkında ve aşı, para birimi, ülkede yaşam, kültür vs. ile ilgili bilgi ve öneriler verdiğimiz şu yazımızı okumanızı tavsiye ederiz. Hadi bakalım, Zanzibar gezisi başlasın!

Ulaşım ve Konaklama

İstanbul’dan Zanzibar’a direkt uçuş bulunuyor ve yolculuk yaklaşık 8 saat sürüyor. Ülkenin başkenti Dar es Salaam’a da İstanbul’dan direkt uçuş var. Ancak buraya indikten sonra ya pır pır uçaklarla ya da feribotla Zanzibar’a geçmeniz gerek. Feribot ile yolculuk biraz zorlayıcı olabiliyormuş ama bilet fiyatları daha uygun, aklınızda olsun.

Tanzanya Türkiye vatandaşlarından vize istiyor ancak vizeyi kapıdan ya da online olarak alabiliyorsunuz. Zanzibar ya da Dar es Salaam havalimanına iner inmez form dolduruyorsunuz ve 50 $ ödeyerek vizenizi anında alıyorsunuz. Yalnız eğer siz de bizim gibi önce Kenya’yı gezip sonra Tanzanya’ya geçecekseniz Kenya Airways ile 1.5 saat süren bir uçuşla Zanzibar’a ulaşabilirsiniz. Afrika seyahatimizle ilgili uçuş detayları ve uygun uçak bulma yöntemleriyle ilgili yazımızı okumak için sizi buraya alalım.

Zanzibar’da gelgit çok ama çok önemli bir konu. Çünkü deniz günde 2 kez yükselip alçalıyor. Yürüyerek girdiğiniz denizden yüzerek çıkmak zorunda kalıyorsunuz. Bu nedenle konaklamak için gelgit olayının en az hissedildiği Nungwi ve Kendwa bölgelerini tercih etmelisiniz. Biz Kendwa’da bulunan Sunset Bungalows’ta konakladık. Konaklamamıza kahvaltı dahildi. Akşamları otelimizin bahçesinde canlı müzik ve gösteriler vardı ve otelimizin kendine ait kocaman bir plajı bulunuyordu. Otelin yemekleri de oldukça lezzetliydi. Biz otelimizden çok memnun kaldık, burayı gözümüz kapalı tavsiye ederiz.

Zanzibar Gezilecek Yerler

Öncelikle şunu belirtelim; Zanzibar çok büyük bir ada ve adada kamyonete benzeyen ve her daim tıklım tıklım olan Dala Dala dışında toplu taşıma bulunmuyor. Bu sebeple ya araç kiralamalı ya da bir tur şirketi ile anlaşmalısınız. Ancak yollar gerçekten çok bozuk ve trafik Kenya’daki gibi sağdan akıyor. Bu sebeple biz araba kiralamak yerine rehberli bir turla anlaştık.

Zanzibar’da pek çok tur firması bulunuyor ve hepsi sizin taleplerinize göre tur güzergahı ve programı ayarlıyor. Hem rehber eşliğinde adayı daha iyi tanıyarak geziyor, hem de bozuk yolları kafaya takmıyorsunuz. Biz de Zanzibar’a gitmeden mail yoluyla Sunset Culture Tours Zanzibar firmasıyla bol bol yazıştık. Taleplerimizi, nereleri görmek istediğimizi tur rehberimiz Adil’e bildirdik. O da bizim için çok güzel bir program hazırladı. Bize de sadece konforlu araçlarda rahat rahat Zanzibar turu yapmak kaldı.

Stone Town

Zanzibar’ı keşfetmeye ilk olarak adanın başkenti Stone Town sokaklarını arşınlayarak başlamak çok keyifli. Biz burayı Zanzibarlı rehberimizle yürüyerek 2 saatte gezdik. Girmediğimiz ara sokak kalmadı ve burayı gezerken çok keyif aldık.

Zanzibar’ın başkenti olan Stone Town, 2000 yılından beri UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor. Stone Town’da Arap, Pers ve Portekiz esintileri var, bu nedenle de burada birbirinden farklı tarihi yapılar bulunuyor. Örneğin kimi evlerde balkon varken kimilerinde yok. Rehberimizin dediğine  göre balkonu olmayan evler Arapların burayı yönettiği döneme aitmiş, çünkü onlar kadınların dışarıya çıkmalarını doğru bulmazmış. Bu sebeple de evlere balkon yaptırmazlarmış. Stone Town’ın birbirinden süslü ve özgün kapılarını görünce ağzınız açık kalacak, hazır olun.

Stone Town’u özel kılan bir başka şey ise canımız Freddie Mercury’nin burada doğmuş olması. Farrokh Bulhara ismi ile Zanzibar’da doğan efsane, 8 yaşına kadar burada yaşamış. Evi Stone Town’da yer alıyor ve günümüzde bir otel olarak işletiliyor.

Stone Town’da yerel ürünlerin satıldığı bir Pazar olan Darajani Market’e mutlaka uğrayın. Açık alanda satılan et ürünlerini, çeşit çeşit baharatlar, egzotik meyveler ve daha bir çok şeyi burada bulabilirsiniz. Pazarlık yapmayı sakın unutmayın. Sonrasında Darajani Market’in yakınında bulunan Slave Market’ e uğrayın ve köleliğin en son yasaklandığı bu ülkenin utancıyla karşılaşın. Burada kölelerin yer altında tutulduğu zindan gibi bir yer olan Slave Chambers’ı ve Zanzibar’daki kölelik tarihinin anlatıldığı sergi kısmını da göreceksiniz. Buradan çıktıktan sonra karşınıza eski Anglikan Kilisesi çıkacak. Bahçede, yerde bulunan beş köle heykelinin bulunduğu ünlü anıt Slave Memorial sizi burada karşılayacak. Sonrasında ise Doğu Afrika’nın ilk Anglikan kilisesini göreceksiniz. Bu kilise, köleliliğin yasaklanmasının hemen ardından inşa edilmiş.

Stone Town’da sahil kenarına inerseniz, adayı Portekizlilerden korumak için yapılmış bir kale olan Old Fort’u ve hemen yankınındaki Stone Town’un en önemli yapılarından birisi olan Beit-al-Ajaib (House of Wonders) ‘i göreceksiniz. Dev kaplumbağaların bulunduğu Prison Island’a giden tekneler de buradaki sahilden kalkıyor.

Best Zanzibari Mix – Zanzibar’ın Sokak Lezzeti

Stone Town sokaklarında dolanırken karşımıza birden bu mekan çıktı. Oldukça salaş olan mekanda sadece Zanzibar halkı vardı ve hepsi iştahla Combo Mix adında bir yemek yiyordu. Bu yemek çorba kasesinde servis ediliyor. İçinde haşlanmış yumurta, mango ve limon suyu, patates, çeşitli sebzeler bulunan Zanzibari Mix, buraya özgü  bir sokak yemeği. Biz Best Zanzibari Mix adlı bu mekanda Combo Mix denilen bu yemeği çok beğendik, sizin de aklınızda olsun.

Prison Island

Stone Town’da sahilden kalkan teknelerle ulaşılan bu küçük adaya uğramadan sakın Zanzibar’dan ayrılmayın. Köle ticaretinin yapıldığı dönemde, köleler adaya alınmadan önce burada tutuluyormuş. Şimdilerde ise 20. yy başlarında Seyşeller’den gelen iki dev kaplumabağanın çiftleşerek çoğaldığı ve günümüzde yaklaşık 100 dev kaplumbağanın bulunduğu bir ada burası.

Prison Island’a geldiğinizde, bu şirin devasa kara kaplumbağalarını yakından görüp, onlara dokunabilirsiniz. Muhteşem manzara eşliğinde dev kaplumbağalarla oyun oynamak harika oluyor!

Baharat Bahçesi Turu – Jambo Spice Farm

Zanzibar’da karşınıza çıkacak en bol şey baharat bahçeleri. Adanın her yerinde çeşit çeşit baharat bahçesi bulunuyor desek yalan olmaz. Baharat bahçelerinde daha önce görmediğiniz çeşitli meyve ve baharatların ağaçlarını, bu ağaçlardan nasıl baharat elde edildiğini görebilir, yine burada bulunan tropik meyveleri tadabilirsiniz. Hindistan cevizi ağacına tırmanan ve Jambo şarkısını söyleyen bir Zanzibarlı’yı izleyebilir, tur rehberlerinin palmiye yapraklarından yaptığı yüzük ve taçları takarak siz de bir kraliyet mensubu olabilirsiniz.

Kendwa ve  Nungwi Sahilleri ve Gün Batımı Turu 

Kendwa ve Nungwi sahilleri adadaki gelgitten az etkilendiği için burada dilediğiniz kadar yüzebilirsiniz. Muhtemelen konakladığınız otel de buaralarda olacağı için, Hint Okaynusu’nun tadını doya doya çıkarabilirsiniz. Bu arada Kendwa ve Nungwi birbirine çok yakın, hatta dip dibeler. Bu yüzden ikisi arasından birine ulaşmak isterseniz plaj boyunca yürüyebilirsiniz.

Zanzibar’ın nefis gün batımına şahit olmak için dhow denilen eski tip yelkenli ile denize açılabilirsiniz. Zanzibar’ın gün batımları ve dhow’ları da çok ünlü. Akşam 17.00 gibi başlayan gün batımı turunu 19.00 gibi tamamlıyorsunuz ve gününüzü okyanusun ortasında, muhteşem bir gün batımıyla bitirmiş oluyorsunuz.

Mnemba Adası’nda Şnorkel Turu

Deniz, kum ve güneşe doyamayacağınız için size bir de şnorkel turu öneririz. Kendwa’dan kalkan teknelerle muhteşem Mnemba adasına gidip, şnorkel turu yapabilirsiniz. Sabah 08.30 gibi Kendwa sahilinden başlayan şnorkel turu akşam saat 16.00 gibi bitiyor ve sizi aldığı noktaya bırakıyor. Bu turla Hint Okyanu’sunun dingin sularında satalerce yol alacak, Mnemba adasının eşsiz manzaraları eşliğinde turkuaz ve rengarenk deniz altına doyacaksınız.

Jozani Forest ve Kızıl Maymunlar

Jozani Forest, Zanzibar adasının ortasında bulunan bir milli park. Yemyeşil ağaç ve bitkilerle kaplı bu ormanda yürüyüş yapmak ise çok ama çok keyifli oluyor. Burada ayrıca nesli tükenme tehlikesi altında olan ve sadece Zanzibar’da bulunan Red Colobus (Kızıl Kolobus) maymunları yaşıyor. Bu maymunlar o kadar tatlı ki, ağaçların tepelerinde dolaşırken onları izlemek çok eğlenceli oluyor. Tabii maymunlara yaklaşmanız, onları beslemeniz yasak.

Jozani Forest’ı tek başınıza gezmeniz yasak. Burayı sadece parkın rehberleri ile birlikte gezebiliyorsunuz. Bu ormanı gezip, maymunlarla eğlendikten sonra Mangrove Ormanı’na gidiyorsunuz. Mangrove Ormanları tatlı su ve tuzlu suyun karıştığı yerlerde yetişen, suya karşı dayanıklı ağaçların oluşturduğu bir orman. Bu ilginç ormanda gezmek oldukça etkileyici bir deneyim oldu bizim için.

Paje ve Jambiani Sahilleri

Zanzibar’ın güneyinde bulunan Paje ve Jambiani, hindistan cevizi ve bembeyaz sahilleriyle sizi çağırıyor. Ancak bu iki sahil de çok dalgalı ve rüzgarlı olduğundan, burada denize girip girmemek size kalmış. Burası daha çok kitesurf için uygun. Bu arada bu tarafta gelgit çok fazla hissediliyor. Mesela biz yürüyerek girdiğimiz denizden yüzerek çıkmak zorunda kaldık, gelgit oranını siz düşünün artık.

The Rock Restaurant 

Adanın dillere destan, dünyaca ünlü restoranı olan ve denizin içinde bulunan The Rock Restaurant da bu bölgede yer alıyor. Restoranın küçük kayıklarıyla ulaşım sağlanan bu restorana gitmeden en az bir gün önce mutlaka rezervasyon yaptırın. Aksi taktirde yer bulmanız imkansız. Muhteşem manzara eşliğinde, denizin ortasında yemeğinizi yerken anın tadını çıkaracak, bu coğrafyaya tekrar tekrar aşık olacaksınız. The Rock Restaurant’a gelmişken vanilyalı ve karidesli ev yapımı makarna yemeyi, yanına da yerel bir şarap açtırmayı unutmayın.

Zanzibar Mutfağı

Zanzibar mutfağında bol bol deniz ürünü bulunuyor. Çoğu yemek köri ve yöreye özgü baharatlarla yapılıyor. Pilav, balık, karides, sebze yemekleri, tropik meyveler Zanzibar’ın olmazsa olmazı. Zanzibar’dayken sadece meyve yeseniz bile size yetiyor, büyülü manzaralar karşısında açlık hissetmiyorsunuz.

Afrika kıtasının eşsiz güzelliklerini bünyesinde barındıran Zanzibar’da zamanın gizemli çekiciliğine kapılıp, sadece anın tadını çıkarmaktan başka bir şey düşünemiyorsunuz. Hint Okyanusu’nun duru güzelliği, gün batımının huzur verici sakinliği ve adanın kendine has kokularıyla Zanzibar’da çok güzel anılar biriktirip, dolu dolu bir seyahat deneyimi yaşıyorsunuz.  Unutmayalım ki ‘’En uzun yolculuklar bile tek bir adımla başlar’’. Öyleyse ne duruyorsunuz?

Gidin, gezin, keşfedin… hayat gezince güzel!

2 Yorum

  1. Turgut P. Turgut P. 22 Nisan 2020

    Merhaba,
    Anlatım ve bilgilendirme çok güzel olmuş.Elinize sağlık.

    • minikatlas minikatlas Yazar | 28 Nisan 2020

      Merhaba, teşekkür ederim.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.