İzlanda’ya kadar gelmişken sadece başkent Reykjavik’i gezip dönmek tabii ki olmaz. Kaldı ki bahsettiğimiz gibi Reykjavik çok küçük bir şehir ve bir günde gezip bitiyor. Dolayısıyla şehrin dışına çıkmak ve İzlanda’nın muhteşem doğasıyla tanışmak gerek. Golden Circle turu İzlanda’nın en turistik ve ilgi çeken turlarının başında geliyor. Bu tur sayesinde daha önce muhtemelen hiçbir yerde görmediğiniz gayzerleri, inanılmaz derecede yüksekten akan şelaleleri, Game of Thrones’un bazı sahnelerinin çekildiği alanları, İzlanda’nın meşhur at ve koyunlarını görecek, heyecandan dil tutulması yaşayacaksınız, hazır olun!
Bir önceki İzlanda yazımızda bahsettiğimiz gibi biz araba kiralamak yerine Reykjavik Excursions firmasının düzenlediği turlara katılmayı tercih ettik. Tur servisi belirtilen saatte sizi otelinizden alıyor ve otobüs terminaline bırakıyor. Terminalden 8-10 kişilik tur otobüsüne biniyorsunuz ve yaklaşık 8 saat süren Golden Circle turu başlıyor.
Friðheimar Greenhouse Cultivation Centre: Golden Circle turumuzun ilk durağı daha önce de bahsettiğimiz cam seralar oluyor. Çalışanlar tüm samimiyetleriyle bize işleyişten bahsediyor ve domatesleri tattırıyor. Cam seralarda yetişen bu domateslerin tadı inanılmaz güzeldi. Seranın bulunduğu arazide bir at çiftliği de bulunuyor. Eğer atlar otlamaya gitmemişse onları yakından görebilirsiniz.
Gullfoss: Golden Circle turunun en güzel, en ünlü şelalesi Gullfoss aklınızı başınızdan alabilir. Tam 32 metre yükseklikten dökülen Gullfoss hayallerin ötesinde bir manzara sunuyor ve siz bu güzelliğe inanmakta güçlük çekiyorsunuz. Kaynağını İzlanda’nın ikinci büyük buzulu Langjökull’dan alan Gullfoss’ta gökkuşağı ise dillere destan. Ne yazık ki biz burada gökkuşağına denk gelemedik, umarız siz görürsünüz. Şelale etrafında pek çok seyir terası var ve etraftaki merdivenlerden inip çıkarak manzaranın tadına varmak kaçınılmaz, yorulmayı göze alın.
Geysir ve Strokkur: Golden Circle’ın en heyecan verici ve bizi hayrete düşüren noktalarından biri olan gayzerler, volkanik bölgelerde belirli aralıklarla sıcak su fışkırtan sıcak yeraltı su kaynakları olarak tanımlanıyor. Ancak fışkıran sıcak sular havada buharlaşarak kayboluyor ve fışkırma esnasında atılan çığlıklar yerini şaşkınlığa bırakıyor. Bu gayzerlerin en ünlüsü olan Geysir şu an aktif olmasa da, hemen yakınında yer alan Strokkur 100 derece sıcaklığındaki suyu 5 dakikada bir yaklaşık 30 metre yüksekliğe fışkırtıyor. Bizim katıldığımız turda zaman kısıtlaması olmadığı için bu ölümsüz anı fotoğraflamak için yaklaşık bir saatimizi Strokkur’u gözlemleyerek geçirdik desek yalan olmaz. Akabinde de civardaki restoranlarda herkes yemek yemeye koyuldu. Turlara karşı önyargımız da böylece bitmiş oldu.
Thingvellir (Þingvellir ) National Park: Burası dünyanın en eski parlamento binasını içinde barındırıyor. Aynı zamanda içinde göl, şelaleler, kilise ve kanyonları da barındıran bu doğal güzelliklerle kaplı devasa parkta kendinizi huzurlu hissedecek, bir de üzerine gökkuşağına denk geldiniz mi bu anların hiç bitmemesini isteyeceksiniz. Bu arada Game of Thrones’da White Walker’ların yürüdüğü sahnelerin birkaçı burada çekilmiş, rehberimiz özellikle ‘’Winter is coming’’ esprileri eşliğinde bize bu harikalar diyarını anlatıp, gönlümüzü fethetti.
Bizim için 2017 yılının en güzel destinasyonu olan İzlanda’nın tabii ki de bizde yeri apayrı. Fotoğraflara ve videolara baktıkça, dolu dolu dört gün geçirdiğimiz İzlanda’daki eşsiz maceralarımızı özlemle anıyor ve her fırsatta bu ülkeye olan sevgimizi dile getiriyoruz. Sevgi, saygı ve bağlılık duyduğumuz İzlanda’yı görmeden ölmeyeceğiz ya, bu bile bizi motive etmeye yeter. ”Gittiğin yerlerden sadece yeni hatıralar al ve sadece ayak izlerini bırak” mottosuyla çıktığımız bu yolda pek çok ilham aldık ve bu ilhamı sizinle de paylaşmak istiyoruz. Öyleyse ne duruyorsunuz?
Gidin, gezin, keşfedin… hayat gezince güzel!
Bu yazı 17.04.2018 tarihinde denemenlazim.net sitesinde yayınlanmıştır.
İlk yorum yapan siz olun